6.10.12

deniz, kum, güneş

Bol güneşli İstanbul günlerinin son demlerini yaşarken her an kendini deniz kenarına atan ben, bugün yine Yeşilköy ve Florya sahillerindeydim. Bu kez Romeo'm yoktu, yanımda çünkü çarşamba günü Kıbrıs'a yol aldı ve ben bu kez çalıştığım için hava alanına gidemedim, daha önce vedalaşmak zorunda kaldık :/  Neyse ki çok uzun ayrılıklar yok artık, önümüz bayram sonra ben de bir kaçamak yapmak istiyorum, Romeo'm tamamen dönmeden. Ocak'ta okulunu bitirmesini umuyoruz. E zaten bitirsin canım daha da uzatmaya gerek yok. Bugün benim bu hayatta gerçekten yanımdan ayrılmayacağına inandığım, bana herkesten hatta kendimden bile yakın can dostum, yoldaşımla harika bir gün geçirdik. Dostluğumuz başlayalı 7 yıl olacak ve son 2 yılımın da adeta kahramanı olur, kendisi. Her nazımı çeker, her derdimi bir tek o bilir, kimselere söyleyemediklerimizi birbirimize anlatır, bütün gün neredeyse hiç susmadan konuşur dururuz. Canımdan öte, kardeşim oldu artık. Hayatımdan giden ve var olamayan dostlar olduğu gibi bir dolu da dostum var ve onlara sahip olduğum için gerçekten çok şanslıyım.
Bu güzel cumartesi gününü can dostum ve onun küçük kardeşiyle dolu dolu geçirdik. Önce çimlere oturup uzun uzun konuştuk. Sonra sahile geçip ayakkabılarımızı çıkardık. Denizde çocuklar gibi oynadık, deniz kabukları toplayıp kumlara uzandık. Hayallerimiz de bize eşlik etti.
Zaten plaj epey kalabalıktı, yüzenler mi dersin güneşlenenler mi dersin denize girmenin yasak olmasına aldırmıyor, insanlar. Yine sahil boyu yürüdük ve Florya Sosyal Tesisleri'nde yemek yedik ve geçen sefer Romeo'mla beğendiğimiz düğün mekanına can dostumla birlikte baktık, o da inşallah seneye eylülde evleniyor, orada yapabilir düğününü :)
Öğlen güneşiyle başladığımız günü güneşi batırarak bitirdik. Denize karşı salıncakta sallanırken güneş batmıştı, bile. Son olarak meşhur roma dondurmacısında, kuzum bize dondurma ısmarladı ve herkes evinin yolunu tuttu :)


kuzum ile ben :)

şu ojeli ayak bana ait, bütün yaz ayakkabılarım saolsun renkten renge, şekilden şekle girdi :)

kabuklardan yaptığımız kalp. üsttekini de kuzumun kardeşi buldu, o da kırılmış bir kabuk :)

işte burası o çok bayıldığımız, havuzlu bahçeden bir görüntü, havuzun üstü tamamen camla kaplı.
güzel bir organizasyonla burayı daha da mükemmel yaptırırım, hem ben :)

Sosyal Tesislerdeyken çektiğim fotoğraf, Atatürk Havaalanı oraya çok yakın olduğu için inişe geçen bir sürü uçak görebilirsiniz :)

 gün batarken...

ve son poz da benden olsun, öptüm :*


10 yorum:

  1. manzaralar çok güzel,düğün salonu da öyle.pek bi romantik olabilir:)umarım romeonla muradınıza erersiniz orada...

    YanıtlaSil
  2. çok güzel bir gün olmuş belli.tam yazdan kalma bir gün yaşamışsınız :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet canım, son güneşin tadını çıkardık :)

      Sil
    2. orada muhteşem bir düğün olabilir yalnız bir daha bakınca falan beyaz açık pembe güllerin olduğu şamdanlıklar falan off off :)

      Sil
    3. Of ki ne of canım hem birçok özel tesise göre daha uygun fiyatlı, artık kısmetimde varsa olur :) Hem seni de beklerim :) Yalnız en az iki yıl önceden düğününe davet eden de yoktur, herhalde :)

      Sil
  3. ben orada ır kısıye dugun organısazyonu bedavadan yapabılırm kı ama ıckı yoktur sosyal tesıs nasıl olsa uhuhuhuhu:(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nasıl güzel olur ama vakit var daha :) İçki yoktur evet, bakalım 2 yıla kadar daha nereleri bulurum ben. Burayı görene kadar Event Garden diyordum hala kararsızım hem :)

      Sil
  4. herşey güzelmiş. fotolar da.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hiç bitmesin dedirten günlerden, deeptone :)

      Sil